Aile ve Çocuk İlişkisi Nasıl Olmalı? Ailenin Çocuk Üzerindeki Tutumu Nasıl Olmalı? Aile Ne Kadar Önemli? Biliyorsunuz ki ailenin çocuk üzerindeki etkisi çok önemlidir. Küçük yaşta başlayan eğitim yetişkin yaşa kadar aile tarafından çocuğa aktarılmaktadır.
Ailenin Önemi
Aile ortamı, çocukların sosyalleşmesini, öğrenme, bağımsızlık, başkaları ile geçinme kuralların önemini kavrama gibi yeteneklerini önemli ölçüde etkiler. Ayrıca, okulda başarı ve özgüven duygusu üzerinde de etkileri vardır. Sosyalleşme ailenin en önemli görevlerinden biridir.
Aile Ve Çocuk İlişkisi Nasıl Olmalı?
Ailelerin çocukları üzerindeki ilk etkileri son derece önemlidir. Anne-babanın ve ailenin diğer bireylerinin çocukla olan etkileşimi, çocuğun aile içindeki yerini belirler. Çocuğa yöneltilen davranış ve ona karşı takınılan tavır, ilk yaşantıların örülmesinde büyük önem taşır. Okul öncesi dönemde çocuk, sosyal birey olmayı öğrenirken aynı zamanda özdeşim yapacağı bir modele gereksinim duyar. Kişilik oluşumu için gerekli olan özdeşim(model alma), büyük olasılıkla aile içindeki yakın bir üye ile gerçekleşmektedir. Genellikle özdeşim modeli anne-baba olmaktadır. Özdeşim kurulan aile bireyinin bozuk bir kişilik yapısına sahip olması halinde, olumsuz davranış örneğinin çocuğa yansıma olasılığı artmaktadır.
Ailenin Çocuğa Karşı Tutumu Nasıl Olmalı ?
Çocuk yetiştirmede ve ailenin çocuğa karşı tutumlarını belirlemede, anne-baba tarafından çocuğun gelişim dönemlerinin özelliklerinin neler olduğunun bilinmesi çok önemlidir. Çocuğu yetişkinlerden ayıran bir çok özellik vardır. Çocuğun kanıtlanabilir en güçlü tarafı ve üstünlüğü öğrenme güdüsüdür. Çocuk, emici zihin yetisine sahip olarak doğar. Kültür, töre, ülkü, duygu, davranış ve inançların emilip benimsenmesi, çocuğun doğumuyla altı yaşı arasındaki emici zihin döneminde gerçekleşir.
Olumsuz Aile Tutumları Nelerdir?
- Aşırı sevgi ve gevşek eğitim
- Aşırı sevgi ve sıkı eğitim
- Yetersiz sevgi ve aşırı disiplin
- Yetersiz sevgi ve gevşek eğitim
- Otoriter ve reddedici aile
- Aşırı hoşgörülü aile
- Aşırı koruyucu aile
- Tutarsız aile
- Mükemmeliyetçilik için zorlayan aile tutumu
Çocuklara nasıl davranırsak nasıl yönlendirirsek hep o şekilde ilerleme kaybetmektedir. Bu yüzden sevgide, disiplinde ve saygıda her daim belli sınırlar içinde ilerlemek çocukları da her konuda daha iyi yönlendirmeye yarayacaktır.
Çocuğun Gelişiminde Ailenin Etkisi
Anne-babaların rolleri arasında çocuğu dünyaya getirmek ve fiziksel ihtiyaçlarını karşılaması ile bitmemektedir. Bu esas görevinin yanı sıra çocuğun kişilik özelliklerinin gelişmesi, bedensel ve psikolojik olarak sağlıklı, başarılı ve olgun bir birey olması için çaba göstermesi ve üzerine düşeni eksiksiz olarak yapması gerekmektedir. Çocuk gelişiminde ailenin önemi ve rolü büyüktür ve etkisi ömür boyu sürmektedir. Çocukların parasal ve somut anlamda ihtiyaçlarını gidermek, çocuğun ailesinin tek görevi değildir. Ailenin esas görevi bundan sonra ortaya çıkmaktadır. Çocuğun tüm maddi gerekleri ve fiziki ihtiyaçları yerine getirilse dahi, aile sevgisinden, iletişimden ve ruhsal olarak doygun olmamasından kaynaklı olarak kişilik bozuklukları ve tutarsız davranış örnekleri göstermektedir. Çocuğun kişiliğinin doğru oturması için, huzurlu, anlayışlı, birey olmaya teşvik eden, destekleyici, paylaşımcı, iletişim ve etkileşimi iyi olan bir ailede büyümesi çok önemlidir.
Çocuğun Eğitiminde Ailenin Etkisi
Eğitimde başarıyı etkileyen tek etken zeka değildir. Önemli olan, zekayı doğru işlerde ve etkin bir biçimde kullanabilme becerisidir. İşte tam bu aşamada bireyin kişilik özellikleri ve alışkanlıkları devreye giriyor. Bu oldukça önemli; bir o kadar da hassas bir konudur. Araştırmalar çok net gösteriyor ki çocukların kişilik gelişiminin %65’i 0-6 yaş aralığında gerçekleşiyor. Bu araştırma, çocuğun kişilik gelişiminde ailenin önemini yeniden vurguluyor! Okul öncesi dönemde çocuğun aileden aldığı eğitim ve ilginin önemi yüksektir. 0-6 yaş okul öncesi dönemde ailenin olumlu tutumlar içerisinde olması ve çocuklarını bilinçli yetiştirmesi okul döneminde sürdürülebilir bir başarıya dönüşüyor. Tam tersi durumda ise problemli çocukların, okul hayatında başarısız oldukları gerçeği biliniyor. Kişilik ve davranış bozukluğu olan çocuklar, okula başladıklarında uyum problemleri yaşayabiliyorlar.
Çocuğun Sosyalleşmesinde Ailenin Etkisi
Birey yaşamı öğrenirken, ilk bilgilerini ve algılarını ailesinden özellikle de annesinden alır. Anne, çocuğun ilk öğreticisidir, onun aracılığı ile çocuk dünyayı kavramaya çalışır. Anne, çocuğun yol göstericisi ve ona ışık tutanıdır. Buna da karşılık beklemeden doğal sevgisiyle yapar. Annenin çocuğun üzerinde olan büyük etkisi de buradan kaynaklanır. Babanın sevgisini ise ilkeler ve umutlar belirler. Bu nedenle baba sevgisi, korkutan bir sevgi değil, sabırlı ve hoşgörülü bir sevgi olmalıdır. İnsanın tüm davranışları çocukluğunun bir ürünüdür. Bu nedenle insana çocukluğu sırasında örnek bir davranış aşılamak gerekir. Bunun için de, insanın, yaşamı ve kendisini iyi tanıyabilmesinin en önemli faktörü, iyi eğitilmiş olmasına bağlıdır.
Çocuk Psikolojisinde Ailenin Etkisi
Çocuk psikolojisinde ailenin etkisi nedir? Aile ve çevre bireyin yaşantısını nasıl etkiler? İçinde bulunduğu ekosistem bireyi nasıl etkiler? Çocukların toplumsallaşması için ne yapılmalı gibi bir çok sorulara yanıt vereceğiz.Çocukların toplumsallaşma süreci öncelikli olarak ailede başlar. Çocuğun davranış kalıpları ve toplumsal değerleri başlangıçta aile içerisinde şekillenir. Özellikle 0-7 yaş dönemi çocuk gelişimi ve psikolojisi açısından kritik bir süreçtir. Biyo-psiko-sosyal gelişim söz konusu olduğunda ailenin önemi yadsınamaz. Aile yaklaşımı , çocuğun yaşadığı ortam, özgüven çocuğun kişiliği üzerinde önemli ölçüde etkilidir. Aileler bu süre içerisinde çocuklarla iletişim de olup her daim destek sağlamalıdır.
Ailelere Çocuk Gelişim Sürecinde Öneriler
Çocuklarımızın içinde bulundukları dönemin gelişim özelliklerini bilmek onları daha iyi tanımamıza ve iletişimimizin kolaylaşmasına katkıda bulunacaktır. Aşağıdaki ipuçlarının sizlere bu konuda yardımcı olacağını düşünmekteyiz.
- Çocuklarımızın gerçekçi ve başarabilecekleri amaçlar edinmelerine rehberlik edelim, fırsatlar yaratalım.
- Çocuklarımız başarısızlık yaşadıklarında onları, başarıyı tadabilecekleri alanlara yönlendirelim.
- Çocuklarımıza ne yapacaklarını söylemek yerine, onlara mümkün olduğunca seçenekler vermeye ve seçimlerine rehberlik etmeye çalışalım.
- Her çocuğun başarı duygusu yaşamasına fırsat hazırlayalım.
- Çocuklarımızın kendi başlarına yapmak için çabaladıkları işlerde ufak tefek hatalarına karşı hoşgörülü olalım. Çocuklar, bu dönemde yaptıkları iyi işlerin sonunda beğenilmek ve takdir edilmek isterler.
- Çocuklarımıza cesaret kırıcı değil, destekleyici yaklaşımlarda bulunalım.
- Çocuklarımızın çalışmalarında ve etkinliklerinde iyi birer gözlemci olalım ve sabırlı davranalım.
- Kendi kararlarını vermelerine ve sorumluluk almalarına fırsatlar tanıyalım.
- Çocuklarımızın duygusal gelişimlerine, duygularını dile getirmelerine fırsatlar tanıyarak yardımcı olalım.
- Çocuklarımızı fiziksel özellikleri ile değerlendirmeyelim. Çocuğumuzun fiziksel özelliklerinin, kişisel gelişimlerini olumsuz etkilememesine dikkat edelim. Düzenli ve sağlıklı beslenmelerine özen gösterelim.
- İçine kapanık, kendine güvensiz, sessiz ve alıngan çocuklarımızın bu yönlerini değiştirmelerine fırsat verecek etkinlikleri yapmaları için onları destekleyelim; ancak onlar adına karar vererek girişimlerde
İlginizi Çekebilir: Deprem Nedir? Deprem Neden Olur?